Viski Günlüğü No:9 The Dalmore 12

Mercedes-Benz’te çalışınca ister istemez Almanlarla iş için görüşür halde oluyor, belki de bu çocukluğumdan beri başımda dönen Alman ekolü kaderimin pençesinden kurtulamayışımdır bilmiyorum. Yine bir 2015 yılının Aralık ayı akşamı Christoph ile birlikte Taksim’de The Barley Cafe’ye gidiyoruz, bizim ofisten Atilla da yanımızda, Chhristop’u uğurlamadan önce son bir çıkalım güzel birşeyler içelim diyerek 3 arkadaş mekandan içeri adımımızı atıyoruz.

Oturduk, aa yan masamızda Mirgün Cabas var, o güzel insan da arkadaşıyla gelmiş bira içiyor. Hep böyle çalışırken güzel çalışıp, dinlenirken de güzel dinlenen insanlara bakıp özenmişimdir. Şimdilerde ‘work hard play hard’ söylemiyle içine biraz da kir katılmış o durumdan bahsediyorum. Hatta play harder. Aman daha harder play’leyin.

Biz de 3 arkadaş viskilerimizi yudumlayalım dedik, ben bir Dalmore 12 söyledim. 18 yıllığını içtim ya karşılaştırma yapıcam. Arkadaşlarım da başka birşeyler söyledi, yine single malt tabi, benim yönlendirmelerimle JDalmore 12 hakkındaki tadım notlarımı zaten tadım notları sekmesinde yazdığım için o sırada başıma gelen harika ötesi olayı anlatıyım.

Mekanın kurucusu Gripin’in solisti Birol Namoğlu, git-gel sohbetimiz de vardı sağolsun bu çok mütevazı ama gerçekten star olan kişi ile. Birden yanıma geldi, bir de ne göreyim elinde 3 kadeh viski, içinde az var ama var yani.

Birol abi dedim bu ne, iç bunu bak bayılacaksın, ‘Japon’ bu dedi. Ya konuya girişe gel. :D İşte benim Japon viskileriyle tanışmam Birol Namoğlu’nun elinden olmuştur :) Tabi bir de kokladığımda arkadaşlarıma bakıp, ilkbahar kokuyor bu çiçek kokuyoor, sabun kokuyoor haykırışlarımı da unutamam. Viski günlüğümdeki en güzel anılardan biridir.

Hala daha o içtiğimin hangi marka olduğunu bilmem. Sormadım, öğrenmek istemedim. Japon viskilerini ömrüm boyunca kendim keşfetmeye ve belki birgün aynı lezzetle karşılaşana kadar denemeye karar verdim. Kişi kendine bir yol çizmek isteyince, en saçma şeylerden bile yola çıkabiliyorsunuz, bu çıkışın sizi güldürmesi yeter. Artık bir daha ne zaman karşılaşırız billmiyorum ama, üzgünüm Dalmore 12, o akşam Japonlar İskoçları yendi :)